Tarikatın Ortaya Çıkışı
Mürşidi Abdüsselam b. Meşiş'in emriyle 1224-1226 yıllarında İfrîkıye'ye gidip Şâzile beldesindeki Zağvân dağında bir mağarada inzivaya çekilen Ebü'l-Hasan eş-Şâzelî'nin 34-35 yaşlarında ikeno dönemde İfrîkiye bölgesinin başşehri olan Tunus'a geçip irşad faaliyetine başlamasıyla tarikatın temelleri atılmıştır.Şâzelî'nin 642'de (1244) Tunus'tan İskenderiye'ye gelmesiyle birlikte tarikat çok daha geniş kesimlere ulaşma imkanı bulmuştur. Onun makamına geçen Ebü'l-Abbas el-Mürsî, Mürsî'nin halifelerinden Yâkût el-Arşî, Şâzelî'nin gözde müridlerinden Mekînüddin el-Esmer, yine Şâzeliyye silsilesinde yer alan Dâvûd b. Ömer Bâhilî gibi önemli simaların kabirlerini barındıran İskenderiye, Şâzeliyye'nin bütün dünyaya yayıldığı merkez konumuna gelmiştir.Şâzelî tarikatına dair bütün kaynaklarda tarikat Ebü'l-Hasan eş-Şâzelî'nin söz, menkıbe ve âdâbı üzerine temellendirilmekte ve onun tarikatın kurucusu olduğu hususunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Üstadının kim olduğu sorulduğunda "Geçmişte İbn Meşîş ile birlikteydim, ona tâbiydim; şimdi ise herhangi biriyle bağlantım yoktur" diye cevap vermesi de Şâzelî'nin kendisini pîr olarak gördüğünü ortaya koymaktadır (İbn Ataullah, Letaifü'l-minen, Beyrut 2005, s. 54)Kaynak:Ahmet Murat Özel, "Şâzeliyye", TDVİA, Cilt: 38, s. 387